Manzara
Göz yaşı pınarları
arasında ateş yakan Ankara;
Kucağında
mermer taneleri besleyen Marmara,
İki yurt
arasında kalmış gönül, koşarken huzura;
Koparacaktır,
melteme dönmüş yüreğim yaygara.
Serin iken
sert; hafif iken dert, bu macera
Kapattığım anda
gözlerimde, günü yitirmiş manzara.
Başı aşk, sonu
mabet bu çağ;
Üst üste konmuş
nefes, bu dağ;
Erişeceğim ya
ölü ya da sağ!
Ağlayacağın
kadar ağla;
Yağabileceğin
kadar yağ;
İşte budur,
değişmeyen manzara…
Bağı çözülmüş
duygular…
Her nabzında
seni sınar…
İstemeyeceğin
kadar…
Ve artık
sözler, yitip giden gençliğime ağıt;
Manzaramda sağa
sola savrulan kâğıt,
Dillerimde tek dua: Gözümdeki ‘seni’ dağıt…
No comments:
Post a Comment